Kürek (Skapula) kemiğinin dış kısmında glenoid adı verilen bir yuva bulunur. Bu yuva kol(humerus) kemiğinin üst kısmının, kürek kemiği ile birleştiği eklem bölgesidir. Kolun omuz hareketini sağlayan bu bölge labrum adı verilen kıkırdak doku ile kaplıdır. Labrum omuzda takoz işlevi görmekte ve çıkık olmasını engellemektedir. Omuz ekleminin çevresini saran kas grubuna ise rotator kılıf adı verilir.
Son derece kompleks ve hassas bir yapıya sahip olan omuz eklemi kolun dört bir yana kolayca hareket etmesini sağlar. Ancak bu kompleks yapı yaralanmalara açıktır. Esnekliğin sağladığı faydanın yanı sıra omuz eklemi, aynı zamanda bu yönüyle yaralanmalara da son derece açıktır.
Ağrı sebepleri arasında ilk sırada genç hastalarda travma sonucu oluşan zedelenme ve yırtıklar, yaşlı hastalarda ise rotator kılıfın yırtığı görülmektedir.
Omuz ağrısı düşme veya bir yere çarpma gibi travmatik bir sebeple olmuşsa öncelikle soğuk uygulama ve dinlendirme yapılmalı ancak şiddetli bir ağrı ve hassasiyet varsa mutlaka hekime başvurulmalıdır.
Hekime müracaat da tanı amacıyla fizik muayene nin ardından görüntüleme yöntemlerinden ilk sırada direkt grafi gelmektedir. Direkt grafinin yetersiz kaldığı, labrum, rotator kılıf yırtıklarının tespitinde MRI önemlidir.
Tedavi ağrının sebebine göre değişiklik göstermekle beraber soğuk uygulama, oral ve intraartikuler(omuz içi) ilaç tedavisi, dinlendirme, fizik tedavi ve cerrahi olarak ayrılmaktadır.
Cerrahi öncesi bütün tedavi yöntemlerinin denendiği tekrarlayan omuz çıkığı, donuk omuz, rotator kılıf yırtığı gibi rahatsızlıklarda cerrahi kaçınılmazdır. Cerrahi önceki yıllarda açık olarak yapılmakta iken son yıllarda yarı açık (mini open) ya da kapalı (artroskopik) olarak yapılmaktadır. Bu tercih hastanın isteği ve doktorun tecrübesine göre değişkenlik göstermektedir.
Son olarak cerrahi sonrası da omuz hareketlerinin düzgün bir şekilde yapılabilmesi için fizik tedavinin gerekebileceği unutulmamalıdır.