Toplardamarlar; kanı periferden kalbe doğru taşıyan damarlardır. Bu damarlarda kan akışının kalbe doğru tek yönlü olmasını sağlayan kapakçıklar mevcuttur.

Toplardamarlar; kanı periferden kalbe doğru taşıyan damarlardır. Bu damarlarda kan akışının kalbe doğru tek yönlü olmasını sağlayan kapakçıklar mevcuttur. Varis, normal bir toplardamarın kapak yetersizliği nedeniyle uzun sürede yavaş yavaş büyüyerek geniş lemesidir.

Tedavi edilmeyen varisler bacakta şişlik ve cilt deği şikliği, yara oluşumu, damar tıkanıklığı ve emboli riski taşırlar.

Varislerde çeşitle tedavi yöntemleri mevcuttur. Bu yöntemler: 1.Cerrahi ligasyon ve stripping 2.Endovenöz laser ablasyon 3.Endovenöz radiyofrekans ablasyon 4.Endovenöz glue ablasyon 5.Endovenöz buhar ablasyon 6.Skleroterapi ve Köpük skleroterapi  İlk 5 yöntem ana yüzeyel damar yetmezliklerinde kullanılan yöntemlerdir. Orta boy ve kılcal varislerde, varisin boyutuna göre seçilen belirli konsantrasyon ve dozda hazırlanan ilaç kullanılarak köpük skleroterapi veya skleroterapi uygulanmaktadır. 

SKLEROTERAPİ

Skleroterapi, varis tedavisinde en sık kullanılan ve en iyi bilinen yöntemlerden birisidir. Halk arasında, "iğne tedavisi" ve son yıllarda popülerleşen ismiyle "Köpük skleroterapi “olarak da bilinir. Skleroterapi, basit olarak, varislerin içine onları tahrip eden bazı ilaçların enjekte edilmesidir. Tahrip olan varisler, tıpkı bir yaranın iyileştirilmesi gibi, vücut tarafından gittikçe küçültülürler ve zamanla tamamen ortadan kaybolurlar

KÖPÜK TEDAVİSİ--KÖPÜK SKLEROTERAPİ

Sıvı sklerozan madde ile havanın belli miktarlarda karıştırılması ile elde edilen köpüğün uygulanması işlemidir.Bu yöntemle elde edilen köpük içerisindeki milyonlarca mikro-köpükler, toplardamar duvarına dokunur dokunmaz, iç yüzeyde yapışkan bir yüzey oluşturup, damar duvarını tahrip etmektedir. Bu durum, tam olarak skleroterapinin esas amacıdır. Köpük uygulamasının bir diğer avantajı ise, köpüğün ortamdan kanı uzaklaştırması ve uzamış temas süresi sağlamasıdır. Bu sayede, sklerozan madde toplardamar duvarı ile daha uzun ve etkili bir şekilde temas sağlamaktadır. Skleroterapi ve Köpük Skleroterapi işlemi, oldukça kısa sürede yapılan pratik bir işlemdir, ağrısızdır, anestezi gerektirmez.

Tedaviden sonra damar hemen kapanır ama görüntünün tamamen kaybolması zaman alır. Bu süre bireyden bireye değişkenlik gösterir ve bazen varisin tümüyle kaybolması birkaç ayı bulabilir. Uygulama sonrası genellikle uygun basınç ve boyutta varis çorabı giymesi önerilmektedir. Genelde uygulama seanslar halinde sürer. Seans sayısı varislerin yoğunluğuna göre değişkenlik gösterir. Hastalar günlük aktivitelerine hemen dönebilirler. Uygulama bölgesinde oluşan kızarıklık ve kaşıntı hissi 24 saat içerisinde ortadan kalkmaktadır. Tam iyileşme ise bireysel farklılıklar gösterse de ortalama 4 – 6 hafta kadar sürebilmektedir.

YAN ETKİLER

Çok nadiren de olsa hafif ağrı ve morarma gibi yan etkiler olabilir. Eğer işlem daha büyük toplardamarlara uygulanırsa, varis içinde pıhtı (tromboflebit) oluşumuna neden olabilir. Pıhtı hem ağrıya ve yara iyileş mesi sürecinin uzamasına neden uzar. Diğer görülebilen yan etkiler, ilaca bağlı alerji, ciltte renk değişikli- ği, geçici ödem ve şişliktir. Araştırmalar, enjeksiyon yapılan damarların yüzde 80?inde iyileşme olduğunu göstermektedir. Skleroterapi uygulanan kişilerin yüzde 90?ı ise tedaviye olumlu yanıt vermektedir. Birçoğunda örümceksi yapıdaki ufak damarlar üç ile altı hafta arasında kaybolmaktadır. Daha büyük damarların kaybolması ise üç ile dört ayı bulabilir. Tedaviye olumlu yanıt veren damarlar tekrar ortaya çıkmaz, ancak bu vücudun başka yerlerinde yenilerinin oluşmayacağı anlamına gelmez.